SPUTNİK’in
haberi ve Karadeniz’de Montreux Dengesi
Geçtiğimiz hafta Rus Sputnik Haber Ajansı, 12
Aralık 2016 tarihinde yayınladığı bir haberde ‘’ABD, Montreux Türk Boğazları Sözleşmesini yırtıp Karadeniz’de sürekli
donanma bulunduracak’’ başlıklı bir haber yaptı. Tabi Türkiye Cumhuriyetinin
Lozan’dan sonra en kutsal ve en hassas Sözleşmesi söz konusu olunca Türk basını
da bu konuyu derhal gündemine taşıdı.
Washington Savunma Forumu. Ajans, söz konusu haberin
kaynağını, her sene ABD Deniz Enstitüsü (USNI-US Naval Institute) tarafından düzenlenen
ve bu sene de 7 Aralık 2016 tarihinde Washington DC’de icra edilen Savunma
Forumunda yapılan konuşmaya dayandırıyor. ‘’Küresel
Tehditlerle Mücadelede Öncelikler ne Olmalıdır?’’ temalı bu seneki forumda
ilk konuşma olarak ABD Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı (Bir önceki 6’ncı
Filo-ABD Avrupa Deniz Kuvvetleri Komutanı) Koramiral James Foggo yaklaşık 1 saat süren bir konuşma yapıyor.
(Merak edenler için link: http://www.usni.org/events/defense-forum-washington-2016)
Amerikalı Amiral neyi
kastediyor?
Bu konuşmasında Amerikalı Amiral Karadeniz’e değiniyor, ancak Montreux
konusunda herhangi bir açıklama yapmıyor. Konuşma sonunda 7 civarında soru
alıyor. Bu sorular arasında da Montreux geçmiyor. USNI tarafından forumun web
sitesine yüklenmesi sırasında Sputnik’in sorusunun çıkarılmış olabileceğini göz
ardı etmeden Sputnik haberini
inceleyelim.
Sputnik’in
İngilizce yayınlanan (linki : https://sputniknews.com/us/201612091048356927-us-fleet-convention/) haberinde geçen ifadelere göre Sputnik muhabirinin
sorusu üzerine Amiral aşağıdaki açıklamayı yapıyor:
‘’ ’ABD
Gemileri uluslararası sularda hukukun tanıdığı sınırlar içinde ve yasal şekilde
karakol faaliyetleri yürütecektir...Biz muhtemelen yılın üçte birinde ABD
bayrağı altında ikili veya çok taraflı faaliyetlerle Karadeniz’de varlık
gösterdik. NATO da yılın üçte birinde varlık gösterdi. Rus Donanması da
Karadeniz’e daha çok gemi getiriyor ve orası her geçen gün daha kalabalık hale
geliyor’’
Sputnik’in Yorum Farkı. Bu beyandaki yılın üçte
biri kavramı yani dört ay, Sputnik tarafından medyaya haber olarak intikal
ettirilirken, Montreux Sözleşmesinde belirtilen sahildarlar dışındaki savaş
gemilerinin 21 günle kısıtlanan kalma sürecini ABD’nin tanımayacağı şeklinde
bir yorumla sunuldu. Ancak Amiral Foggo bunu kastetmiyor. Aksine Amiral
Foggo’nun Sputnik’e yaptığı yorumda kullandığı ‘’hukukun tanıdığı sınırlar ve yasallık’’ kavramları gücünü Montreux
Sözleşmesinden alıyor. Amiral Foggo’nun ifadelerinde bir yanlış yok. ABD ve
NATO savaş gemileri Karadeniz’de kalma süresi (21 gün) ve tonaj kısıtlamaları
(tek başına 15 bin tonu aşmama ve Karadeniz’de toplam 45 bin tonu geçmeme) ile
Boğaz Geçiş ihbar sürelerine (15 gün) uyduğu sürece Karadeniz’de varlık
gösterebiliyor. Kırım ilhakı sonrası daha saldırgan bir stratejik tutuma geçen
NATO, Karadeniz’de Montreux kısıtlamalarına sadık kalarak varlık gösterme
profilini 2014 yılından bu yana artırdı.
Romanya devlet başkanının son yıllarda NATO’nun Karadeniz’de sürekli
deniz kuvveti varlığı göstermesi çığırtkanlığının temelinde bu profil değişikliği
yatıyordu. Ancak Temmuz 2016 NATO Varşova zirvesinde bu istek sonuçsuz kaldı. Rus
haber ajansının söz konusu haber başlığındaki
amacının Karadeniz’de Montreux sınırları içinde kalarak artan NATO
varlığından duyulan rahatsızlık olabilir. Türkiye de bu konudaki hassasiyetini
her zaman koruyor.
Sputnik Asıl Konuya Ağırlık
Vermeliydi. Ancak Sputnik aslında
Foggo’nun konuşmasındaki daha önemli kısımları haberleştirebilirdi. ABD Donanması resmen Rusya ile bir çatışmaya hazırlanıyor. Forumun soru-cevap
periyodunda Çin ile ilgili bir soruya gayet barışçıl ve pasif cevap veren ve
adeta geçiştiren Amiral, iş Rusya’ya gelince şahinleşiyor. ABD Deniz
Kuvvetlerinin R harfi ile başlayan
üç büyük tehditle baş ettiğini açıklıyor. Birincisi Rusya, İkincisi radikaller
(DAEŞ, Al Kaide vb) ve sonuncusu mülteciler (refugees). Ancak son ikisinin
Atlantik sistem sayesinde yaratıldığını söylemiyor. Ya da Rusların Kırım
ilhakının aslında AB ve ABD’nin Kiev kışkırtmaları sonucu adeta davet
edildiğini...
ABD Donanması Ruslarla Hesaplaşmaya Hazırlanıyor. Ruslarla denizde bir hesaplaşmaya hazır oldukları Amiralin konuşmasının
her kelimesinden belli oluyor. Rusların Doğu Akdeniz, Baltık ve Arktik’ten
geçen çelik bir yayla Avrupa Yarımadasını ikiye ayırdığını iddia ederken, Atlantik’te
ABD’nin dördüncü Atlantik Savaşına hazırlandığını açıklıyor. (İlki: Birinci
Dünya Savaşı; İkincisi: İkinci Dünya
Savaşı; Üçüncüsü: Soğuk Savaş ve sonuncusu Kırım ilhakı sonrası yeni dönem) Rusya’nın
Arktik’te yedi yeni üs yaparak NATO’ya meydan okuduğunu, düşük petrol fiyatları,
ambargo ve ekonomik sıkıntılara rağmen yeni gemiler inşa ettiğini ve bu gemileri
büyük bir öz güvenle tam denemeden tersaneden
çıkıştan kısa süre sonra, savaş şartlarında kullandığını (7 Ekim 2015 Hazar
Denizindeki ve Akdeniz’deki Kilo sınıfı denizaltıdan gerçekleştirilen Club M (Kalibr) cruise füze saldırılarını kastediyor) ve Doğu
Akdeniz’de Kuznetsov uçak gemisinden tarihlerinde ilk kez kara içlerine
uçaklarla saldırı görevlerini icra ettiklerini anlatıyor.
Rusya’nın Kendine Güveni Her Alanda Artıyor. Özetle, ABD’nin Doğu Akdeniz’de Suriye cephesinde stratejik
kazanımlarının yetersizliği Rusya’nın kendine güvenini artırıyor. Denizlerde
çok hızlı büyüyor. 1989’dan bu yana denizlerde tek başına hakimiyet kuran
Atlantik yapı en önemli kalesi olan tuzlu sulardaki bu hakimiyetine meydan
okunmasını istemiyor. Kavga kızışıyor. Sputnik bu çekişmede Montreux üzerinden hukuki
ve farklı bir alan açmaya çalışmış. Türkiye olarak Karadeniz’de dış müdahale veya çatışma riskini artıracak
girişimlere izin vermemeye eskiden
olduğu gibi gelecekte de dikkat etmeliyiz. Benzer şekilde Montreux
Sözleşmesinin koruyucusu olarak bu hayati sözleşmeye konu olan her türlü gelişmeyi
devlet ciddiyeti ve hassasiyeti ile takip etmeliyiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder