3 Temmuz 2018 Salı

Amiral Cem Çakmak’sız Üç Yıl


Amiral Cem Çakmak’sız Üç Yıl
Bugün 1 Temmuz 2018. Kabotaj Kanununun 92’nci yıldönümü.
Türkiye Cumhuriyetinin kıyıları ve karasuları ile göl ve akarsularında yürüttüğü tüm denizcilik faaliyetlerini kendi tekelinde icra etme -yani kabotaj- hakkını elde etmesi en az büyük bir meydan muharebesinin kazanılması kadar değerli ve önemlidir. Büyük bir hamledir. İnönüler,  Sakarya ve Büyük Taarruz sonucu demir ve kanla kazanılmış Kurtuluş Savaşının denizcilik ve deniz ekonomisi cephesindeki en büyük zaferidir. Kabotaj hakkının düşmanı kapitülasyonlardı. Bu sorun, Birinci Lozan görüşmelerinde emperyal iradenin devamında ısrar edeceği ve Türk tarafının görüşmelerden çekilmeye karar vereceği değer ve önemde, hayati bir sorundu. 24 Temmuz 1923’de imzalanan Lozan Antlaşmasında bağımsızlığı tanınan Türk devletinin en önemli kazanımlarından birisi kapitülasyon belasından kurtulması ve dolayısıyla kabotaj hakkını elde etmesi oldu. 11 Nisan 1926 günü kabul olunan ve 1 Temmuz 1926 günü yürürlüğe giren 815 sayılı Kabotaj kanunu ile yabancıların Türk denizciliği üzerindeki tahakkümü bıçak gibi kesildi ve böylece yüzyıllarca denizden uzaklaştırılan Türk halkı denizlerine geri dönebildi.
Kabotaj Şehitleri. Ancak, 1 Temmuz 1926’da kanun çıktığında yeterli alt yapı ve milli ticaret gemisi yoktu.  Türk bayraklı filo o kadar yaşlı ve yetersizdi ki pek çoğu seyre elverişli olmadığı halde kabotaj hakkını sulandırmamak için kaptanlar çok zor ve yetersiz koşullarda denize çıkıyor ve denizde bir nevi kurtuluş savaşı veriliyordu. Cumhuriyetin ilk yıllarında özellikle Karadeniz’de fırtınalarda pek çok gemi battı. Çok deniz şehidi verildi. Ama yaşlı ve eski filo gerek armatörü, gerekse kamu sektörü ile geri adım atmadı.  Yaşlı gemilerle denize çıkmaya devam ettiler. Kabotaj hakkını korumak uğrunda fedakarca denize çıkan ve hayatını kaybeden şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Benzer bir varlık savaşı, 2007-2014 arasında yaşanan kumpas davalar sürecinde donanmada yaşandı.
3 Temmuz 2018. Tuğamiral Cem Çakmak’ın sonsuzluğa uğurlanmasının 3’üncü yıldönümü. Okyanus ve denizlerde tek hakim olmak ve Türkiye dahil NATO tarafından kuşatılan Akdeniz’in ve kısmen Karadeniz’in kaderini tek başına belirlemek isteyen hegemonya karşısında, kale gibi duran, fikir, strateji, taktik ve doktrin üretebilen parlak bir Amiralin kumpas davalar sonucu kaybının 3. Yılı.         Cem Çakmak, Kabotaj hakkını büyük bir Kurtuluş Savaşı sonunda kazanan bir ulusun evladı olarak bu hakkın korunmasındaki en büyük  güvence olan donanmamızın gerek stratejik gerekse operatif temeldeki kazanımlarına, bu hakkın kazanılmasından 80 yıl sonra  büyük katkılar sunmuş bir Amiralimizdi. Kabotaj hakkını bir adım ileri taşımıştı. Mavi Vatan çıkarlarımızı sadece korumakla kalmamış, geliştirmişti.
FETÖ’nün Hedefindeki Amiral. Atatürkçü, bağımsız ve ulusal çıkar odaklı Türk siyasi düşünce ekolünün değişik kumpas davalar ve algı operasyonları ile tasfiye edilmesi sürecinde onlarca Amiral ve yüzlerce deniz subayı gibi o da hedef seçildi. FETÖ orkestrasyonundaki alçak saldırılara uğradı. Donanmanın hegemonya çıkarlarına uygun şekilde kullanılmasını sağlamak üzere kurgulanan Balyoz davası ve diğer takipçi kumpas davalarda öncelikli hedefler arasına oturtuldu. Davaların mahkeme sürecinde başını öne asla eğmedi. FETÖ’nün Silivri’deki çadır mahkemelerinde savunma yapmadı. Manifesto niteliğindeki söylemleri sözde mahkemenin şimdi hapiste olan FETÖ mensubu üyelerinin suratlarına tokat gibi indi. Mustafa Kemal’in sarsılmaz bir Amirali ve yurtsever kişiliği ile öne çıkan Cem Çakmak, en zor ve ağır psikolojik koşullarda bütünlüğünü, kişiliğini ve karakterini bozmadı.
Örnek bir Lider. Amiral Cem Çakmak fedakar ve öncü bir kişiliğe sahipti. Mücadele adamıydı. Hayat görüşü ve teorisi sağlam, astlarına örnek bir liderdi. Stratejisiz taktik, teorisiz pratik uygulayan sıradan yöneticilerden değildi. Sulandırılmamış bir Kemalist olarak gerçeğin yalın ve tek olduğunu bilen ve onun peşinde koşan bir aydındı. Erdemin onurunu yenmekte değil mücadele etmekte gören vefa ve cesaret sahibi bir Amiraldi. FETÖ ve işbirlikçilerinin kurduğu kumpası daha başlangıcından itibaren net bir şekilde görebilmiş ve tasfiye amaçlı bu çirkin kumpası her yönü ile anlayabilmiş/anlatabilmiş bir askerdi. Keşke onun görebildiğini söz konusu dönemde oramiral rütbesinde, cumhuriyet donanmasının emanet edildiği şahsiyetler görebilse ve cesaretle mücadele etselerdi ! FETÖ kumpasları ve ihaneti sonucu 19 Aralık 2009’da hayatına kıyan Deniz Öğretmen Albay Ali Tatar ile  8 Şubat 2010 günü aynı akıbetle ebediyete uğurladığımız Deniz Kurmay Albay Berk Erden için yüreği yanan bir Amiraldi. Diğer bir Balyoz esiri Deniz Kurmay Albay Murat Özenalp’in 1 Mayıs 2014 günü ani vefatında yıkılmıştı.  
Acımasız bir Tasfiye. Amiral Çakmak, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Murat Bilgel’in de üyesi olduğu Yüksek Askeri Şura tarafından  2012 Ağustos toplantısında 14 orgeneral/oramiralin imzası ile hapisteyken emekli edildi. Hasdal Askeri Cezaevinden Silivri’ye sevk edildi.  Balyoz’un bir kurgu olduğu bildiği halde YAŞ üyeleri tek fire vermeden tasfiyeleri imzalamıştı. Yaşadığı ihanetin öfkesi, FETÖ’ye teslim edilmiş ülkemiz için duyduğu büyük üzüntü ile birleşince, şartlar Silivri duvarları arasında onu amansız hastalığın kollarına savurdu. Özgürlüğüne tamamen kavuştuktan sadece 1 yıl sonra, 3 Temmuz 2015 sabahı onu kaybettik. Bahriyenin kumpas davalar sonucu kaybettiği 4’üncü şehidi oldu. Onun ardından 29 Nisan 2018 günü Donanmanın Altın Çocuğu Oramiral Özden Örnek’i  amansız hastalık sonucu kaybettik. Onun amasız hastalığının tohumları da Amiral Cem Çakmak gibi Silivri duvarları arasında atılmıştı.
Hatıraları Sonsuza Dek Bizimle. Ebediyete emanet ettiğimiz kayıpları fiziken geri getiremeyiz. Amiral Cem Çakmak ve kumpas davaların bahriyeli kayıpları deniz şehitlerimiz olarak, Türk milletinin kalbinde, mavi vatanın derinliklerinde, donanmanın deniz ufkunda viyalayan her gemisinin pruvası ve  dümen suyunda görevlerine devam ediyor. Aramızdan ayrılışının 3’üncü yıldönümünde değeli meslektaşım, dava arkadaşım ve dostum Amiral Cem  Çakmak’ı ve tüm kumpas şehitlerini rahmet, minnet, vefa, özlem ve saygı ile anıyor, aziz hatıraları önünde tazimle eğiliyorum.
(Merhum Amiral Cem Çakmak; 4 Temmuz 2018 Çarşamba günü 1130 'da Üsküdar Karacaahmet  Mezarlığı  Ada 32 J 208 deki kabri başında anılacaktır.)







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder