
İpek Yolu Pekin Forumunun Sonuçları
Çin Devlet
Başkanı Xi Jingping ev sahipliğinde 15-16 Mayıs 2017 tarihlerinde düzenlenen
Kuşak ve Yol (OBOR) Forumu, 130 ülke ve 70 uluslararası kuruluştan bin 500
delegeyi bir araya getirdi. Bu forumun
sonunda 11 devletle yeni ortaklık; 9 ayrı uluslararası kuruluş ile işbirliği
anlaşmaları; 30 ülke ve Çin arasında
ticaret anlaşması imzalandı. Ayrıca Çin, İpek Yolu Fonuna (SRF) 14,5 milyar
dolar kaynak aktarımı yaptı. Forum sonunda Çin Kalkınma Bankası 36 milyar dolar
ve Çin İhracat/İthalat Bankası 18 milyar dolar özel kredi düzenlemeleri ile
OBOR’a yönelik desteklerini artırdı.
Atlantik-Çin Soğuk Savaşı. Forum sonunda açıklanan 270 maddelik ortak bildiriye göre Çin 2018‘de 2500 kısa süreli yabancı bilimsel
araştırmacıyı Çin’e davet edecek. Çin, ayrıca
OBOR çerçevesinde 5000 yabancı bilim adamını eğitecek. Zirvede 70 altyapı
sözleşmesi imzalandı. Her ne kadar sonuç bildirgesini Türkiye dahil 30 ülke
imzalamış olsa da bu durum aslında halen Rusya ile Atlantik Blok arasında devam
eden soğuk savaş cephesine Çin’in de dahil edildiği anlamını taşıyor. Zira OBOR
ile en çok ilgilenen Avustralya, İngiltere ve Fransa ile Hindistan bildiriye
imza atmayanlar arasında. Bu ülkelerin zirveye üst düzey siyasi lider göndermediğini de not edelim. Avustralya’nın
her iki ülke arasında geçen ay imzalanan serbest ticaret anlaşmasına rağmen
zirveye üst düzey siyasi lider yollamadı. Bu durum ancak Atlantik baskısı ile
izah edilebilir. Ancak Atlantik cephe Çin’in ticaret ve finans gücü karşısında
ne kadar dayanabilecek? Bunu zaman gösterecek.
Rus-Çin İşbirliği Çok Önemli. Forum sonunda Rusya ile Çin arasında 14,5 milyar dolarlık Bölgesel
İşbirliği Kalkınma Yatırım Fonunun oluşturulması sadece ekonomik değil
stratejik sonuçları olan bir gelişme oldu. Çin ve Rusya yakınlaşması devam
ettiği sürece OBOR girişiminin başarısız olması mümkün değil. Zira OBOR aynı
zamanda Rusya’nın liderliğini yürüttüğü Avrasya Ekonomik Topluluğu girişimiyle de
uyumlu. Unutulmamalıdır ki OBOR’un kuzey hattı Rusya’dan geçiyor. Tarihte ilk
kez Dünyanın Kalpgahında yani Asya’nın merkezinde BM Güvenlik Konseyi Daimi
üyesi iki büyük ülke dünyanın kaderini değiştirecek işbirliği ve
dayanışma sergiliyor. Rus Çin yakınlaşması kadar önemli diğer ilişki zinciri
şüphesiz Hindistan Çin ilişkisi. Atlantik cephe şüphesiz Hindistan’ı yanına
çekmek için her şeyi yapacaktır. Foruma Hindistan’dan üst düzey lider gelmeyişi
bu cephede Çin için önemli bir kayıptır. Ancak Hindistan kalkınması için yanı
başındaki finansal deve Atlantik’ten daha çok
bağımlıdır.
Küreselleşmenin yeni sahibi:Çin Forumun en önemli sonuçlarından birisi, Xi Jingpin’in küreselleşmeyi
forumun ana teması haline getirmesidir. Küreselleşme bir Atlantik cephe ürünü
idi. Ancak Çin, OBOR girişimi ile küreselleşmenin liderliğini alma yolunda
ilerliyor. Diğer taraftan yapılan liman, demiryolu ve kara yolu alt yapı
yatırımlarının jeostratejiyi etkilemesi kaçınılmaz olacaktır. Bu projeler
sayesinde Çin’in siyasi etki alanı mutlaka genişleyecek ve bu da jeopolitik
kırılmalar yaratacaktır. Bazı batılı akademisyenler OBOR girişimini Marshall
Yardımına benzetiyorsa da aslında her ikisi kıyaslanamayacak düzeyde ayrı projeler.
II Dünya Savaşında yakılıp yıkılan Avrupa’yı toparlamak için verilen ABD
kredisi 130 milyar dolar iken OBOR sadece son 4 yılda 230 milyar dolarlık
yatırım yaptı.
AB, OBOR’dan Etkileniyor. Trump’ın Amerika’yı kendi içine kapamasına yönelik söylemlerinin
arttığı bir dönemde Çin’in bu hamlesi AB ülkelerini de etkiliyor. Brexit
hezimetinin ve kendi içinde hormonlu büyümenin sancıları ile zorlanan AB
ülkelerinden pek çoğu için OBOR can simidi niteliğinde. Gelişmiş AB ülkeleri
ticaret ve büyük alt yapı projelerinden çok, OBOR’un finans yönü ile ilgililer.
İngiltere, Brexit sonrası Pekin’i yatırım ve ticarette doğal ortak ilan etti.
Çin de gelişmiş ekonomilerle ilişkiler sayesinde batı kurumları ile çalışma disiplini ve
tecrübesi kazanacak. Böylece küresel finans sistemine ve para piyasalarına
girişi kolaylaşacak. Çin’in OBOR
girişimi AB içinde kırılmalara neden olacak. Macarlar ve Polonyalılar
gibi nispeten fakir ülkeler, Çin’i AB’den daha yakın ekonomik ortak olarak görmeye
başlıyorlar. Bu nedenledir ki 2012 yılında Çin ile yakınlaşma için kurulan CEE
16+1 platformu (Merkezi ve Doğu Avrupa Ülkeleri+ Çin) OBOR’da önemli ortaklıklar
ve projeler geliştiriyor. Pek çoğu eski Varşova Paktı ülkesi olan bu AB üyelerinin
demiryolu ve yolları yenilenmeye muhtaç. Bu grupta bulunan Yunanistan da Pire
limanı sayesinde demiryolu modernizasyon projelerinden payını alıyor. Tüm bu
girişimler AB’nin kendi içinde siyasi ve ekonomik etki gücünü örseliyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder