16 Kasım 2014 Pazar

Hollanda Savunma Bakanının Kumpas Davalar Uyarısı

Description: IMG_0131 


Mavi Vatan
Amiral Cem Gürdeniz
Hollanda Savunma Bakanının Kumpas Davalar Uyarısı
                  Ekim ayı sonunda Hollanda Savunma Bakanı, kendi parlamentosunda yaptığı bir konuşmada Türkiye'de askerlere yönelik Ergenekon ve Balyoz gibi davaların NATO'da konuşulması gerektiğini  söyledi. Basında yer alan haberde, iktidara muhalif TSK mensuplarının, açılan toplu davalarla görevden uzaklaştırılması kadın bakanı şaşırtmış. Bayan Jeanine Hennis, askerlere yönelik toplu davaların, demokratik hukuk devleti ile bağdaşmadığını görüşünde. Hollanda Savunma Bakanı, "Bence bu konu da NATO içinde konuşulmalıdır. NATO, AB'den farklı bir örgüt. Fakat bu yaşanan olayların öylesine yanımızdan akıp geçmesine izin vermemeliyiz" diyor. 
Belli ki bayan bakan değişen ve gelişen yeni konjonktürde Türkiye’nin düşürüldüğü durum ve sürüklendiği bataklığın Avrupa’nın güvenlik ve huzuruna yakın, orta ve uzun vadede ciddi zararlar verebileceğinin yeni farkına varıyor.
Önceden de AB’nin senelik Türkiye ilerleme raporlarında kumpas davaların üzerindeki kuşku ve endişeler zaman zaman dile getirilmişti. 2011-2012 ve 2013 ilerleme raporlarında bu davalardaki uzun tutukluluk süreleri, karmaşık ve tutarsız iddianameler ve bu durumun kamuoyunda yarattığı gerginliğe vurgu yapılmıştı. En önemlisi yargılamadaki bu ihlallerin  toplumda kutuplaşmayı tetiklediği belirtilmişti.
AB Parlamentosu da,  komisyonun hazırlayacağı 2011 Türkiye ilerleme raporuna, Ergenekon ve Balyoz davalarında yaşanan temelsiz ve asılsız delillere yönelik detaylı bir incelemenin  eklenmesini talep etmişti. AB Parlamentosu Dış İlişkiler Komisyonun bu talebinin  yanı sıra, bir diğer talep daha vardı ki bu talep daha sonra ana ilerleme raporunda yer almadı. Bu talep şöyleydi. “Komisyon Türkiye’nin NATO üyeliğinin önemini dikkate alarak, silahlı kuvvetlerin harekat yeteneğinin güvenilirliği ve laik bütünlüğünün sürekliliğinin sağlanması ihtiyacına vurgu yapar.”
Bu talep daha sonra Türk Hükümetinin baskıları sonucunda rapordan çıkarıldı. AB Parlamentosu Dış İlişkiler Komisyonu bu maddeyi Balyoz Davası toplu tutuklamalarından kabaca 6 ay sonra kaleme almıştı. Çok ciddi endişeleri dile getirmişti.
Kimi Kandırıyorsunuz? Balyoz davası ve diğer kumpas davaların sadece ABD’nin değil AB’nin de istek, teşvik ve hatta yönlendirmeleri ile başlatıldığı ve sürdürüldüğünü artık konu ile uzaktan ilgilenenler dahi biliyor. Bu davaların geniş bir perspektifte Kurtuluş Savaşı ve Mustafa Kemal devrimlerinin bir intikam aracı olarak yürütüldüğü bir gerçek. Türkiye’de 80’ler sonrası son sürat uygulamaya sokulan neo-liberal kapitalist politikalar, İsrail güvenliği ve yeni jeopolitik düzenlemeler paralelinde Avrasya girişindeki bu kritik ülkenin dönüştürülmesini gerektirdi. Söz konusu kumpas davalar dönüştürmenin son aşamalarından birisi olarak uygulandı. Başardılar mı? Henüz Hayır.
Şimdi Hollandalı Bakan, kumpas davaları NATO’ya hatırlatma gereği duyuyor. Sanırsınız ekselansları 1894 yılında Fransa’da yaşanan Alfred Dreyfus davasını eleştiriyor. Bakana sormak lazım. Bilgi çağında, dijital deliller üzerinden kurulan kumpaslar ne kadar gerçek olabilir? Saniyede giga byte seviyesinde bilginin üretildiği günümüzde Balyoz kumpasının ne kadar acemice kurgulandığını ve davanın daha başladığı günlerde bu dijital saçmalıkların nasıl da ortaya saçıldığını etrafındakiler ona anlatmamışlar mı? 2011 Mart’ında, NATO’nun Brüksel’deki ana karargahında Lojistik Direktörlükte üst seviyede bir yönetici olarak görev yapan Türk generalin, kendinden emin bir şekilde koşarak Türkiye’ye gelip sözde mahkemede ifade verdiğini, daha ifadesine başlamadan Samanyolu isimli TV kanalında tutuklandığının ilan edildiğini ona kimse anlatmadı mı?
Objektif hukuka ve adil yargılamaya en sadık kalması gereken Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin bile bu kumpaslarda dolaylı olarak rol aldığını, verdikleri 2012 Çetin Doğan ve Cem Çakmak kararlarını okuyanların, haksızlık karşısında isyan edercesine dehşete düştüğünü ve mahkemenin bu skandal kararlarından kaçınmak için, sanıklar lehindeki Birleşmiş Milletler Keyfi Tutuklamalar Çalışma Grubunun Haziran 2013 kararına sığındığını, bayan bakanın hukuk müşavirleri bilmiyor mu? NATO’da Genel Sekreter Rasmussen dahil, Türkiye dışındaki 27 üye devletin askeri ve dışişleri temsilcilerine NATO’daki görevlerinden dönmek zorunda kalan muvazzaf general ve subaylar tarafından bu açık dijital kumpas hakkında bilgilendirici pek çok mektup yazılmış olmasından ve bu mektupların pek çoğunun Hollanda’nın NATO askeri milli temsilcisine de gitmiş olmasından bihaber midir?
Siz değil miydiniz, yıllarca Türk ordusu siyasi iktidarın emrine girmeli ve güvenlik ile dış politikada söz sahibi olmamalıdır diyen? Siz değil miydiniz, 2003 sonrası her AB ilerleme raporunda Türk Silahlı Kuvvetlerini yerden yere vuran? Siz değil miydiniz 2009 AB Türkiye ilerleme raporunda Türk Deniz Kuvvetlerini Doğu Akdeniz’de Kıbrıslı Rumlara engel oluyor diye ismen şikayet eden? Siz değil miydiniz, 2006 yılında Genelkurmay Başkanınız Orgeneral Dick Berlijn’i Ankara’ya ASAM’ın bir seminerine gönderip,  TESEV’in Almanak Türkiye raporuna destek vererek Türk ordusunu evcilleştirmek isteyen?
Eseriniz ortada. Gurur Duyun. Buyurun şimdi. Eseriniz ortada. Tasfiyeler tamamlanmış. Silahlı Kuvvetler ideolojisini ve en önemlisi 30 Ağustos 1922 deki orduya aidiyet duygusunu kaybetmiş ve moralsiz bir durumda. Ülkede iç savaşı aratmayacak kutuplaşma ve güvenlik boşlukları oluşmuş. Şimdi Balyozu ve Ergenekon’u NATO incelesin diyorsunuz. Neyi inceleyeceksiniz? Kumpasın ayak izleri ya bazı NATO devletlerine kadar uzanırsa ne diyeceksiniz?
Evet bir devletin adalet sistemi siyasi amaçlara alet edilirse ve o devletin yargıç ve savcıları kendi polisiyle birlikte ordu ve donanmasına kumpas kuracak kadar ileri giderse, aynen Osmanlının son dönemlerinde olduğu gibi dışarıdan bu tip aşağılayıcı müdahaleler yaşanır. Askeri bir ittifakın hukuki alana müdahil olması istenir. Başta askerlerini hukuka saygılıyız aldatmacası ile 2009 yılından itibaren bu acımasız kumpaslara teslim eden yüksek komuta heyeti olmak üzere, Türkiye’nin ve silahlı kuvvetlerin düşürüldüğü bu duruma neden olanlar, yarattığınız eserle gurur duyabilirsiniz.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder